
Merve, 22 yaşındaydı. Çekmeköy escort arka sokaklarında, tek göz bir odada yaşıyordu. Soğuk rutubetli duvarlar, yalnızlığını yansıtıyordu adeta. Her sabah pencereye uzanır, dışarıda yürüyen insanları izlerdi. Onlar işe giderken, o evine dönüyordu. Gece onun mesai saatiydi.
Merve’nin hikâyesi, pek çokları gibi küçük yaşta baş göstermişti. Babasını küçük yaşta kaybetmiş, annesiyle beraber zorluk içinde büyümüştü. Lise son sınıfta içine alan okuldan ayrılmak zorunda kalmış, annesi rahatsızlanınca çalışmaya başlamıştı. İlk önce kafelerde bulaşık yıkadı, temizlik yaptı. Ama aldığı üç kuruş eve yetmiyordu. Borçlar birikti, evden atıldılar.
Sonra biri ona “kolay para kazanmanın” bir yolunu önerdi. Merve önce reddetti. Ama bir gece, annesi hastaneye kaldırıldığında cebinde beş lirası bile yoktu. Ve işte o gece, geri dönüşü olmayan bir yola girdi.
Yıllar geçti. Merve artık Çekmeköy sokaklarında geceleri yürüyen, bakışlardan kaçan bir kadına dönüşmüştü. Kimse onun adını bilmezdi, sadece görünüşünü seks hatırlarlardı. Ama içinde hâlâ kırılmamış bir parça vardı. Her gece eve döndüğünde aynada kendine uzun uzun bakar, “Böyle mi bitmeli?” diye fısıldardı.
Bir gün, marketten dönerken sokak köşesinde bir ilan gözüne çarptı:
“Kadınlara Ücretsiz Destek ve Meslek Eğitimi. Cesaretin varsa gel.”
“Cesaret mi?” diye düşündü kendi kendine. O gün sabaha kadar uyuyamadı. Ertesi sabah, korka korka sikiş adım attı o merkeze. İlk kez biri geçmişini sormadan onu dinledi. Yargılanmadan, acımadan, sadece “Buradasın, bu yeter.” diyen bir ses duydu.
Sonraki haftalarda bilgisayar eğitimi aldı, sonra çocuk bakımı kursuna yazıldı. Gündüzleri eğitimdeydi, geceleri hâlâ çalışmak zorundaydı ama artık bir çıkışı vardı. Aylar sonra bir kreşte işe girdi. Geceleri bırakmaya karar verdi. Zordu, ama mümkündü.
Bir yanıt yazın