
Elif, 25 yaşındaydı. Pendik escort iç kesimlerinde, dar sokaklı, eski binaların gölgesinde uzanan bir mahallede yaşıyordu. Yaşam ona hiçbir zaman kolay yüzünü göstermemişti. Babası küçük yaşta hayatını kaybetmiş, annesi ise temizlik işlerine giderek iki çocuğunu büyütmeye çalışmıştı. Vip Elif, liseyi zar zor bitirmiş, üniversite sınavına birkaç kez girse de maddi imkânsızlıklar yüzünden hayalini kurduğu iç mimarlık bölümüne hiç adım atamamıştı.
Gençliğini ailesinin geçimine katkıda bulunarak geçirmişti. Sabahları Pendik sahilde bir kafede garsonluk yapıyor, öğleden sonraları bir kırtasiyede tezgahtarlık ediyordu. Ne var ki kira, faturalar ve kardeşinin okul masrafları Elif’in sırtına ağır bir yük gibi binmişti. Hayat, onu susturmuş ama ayakta kalmaya zorlamıştı.
Bir akşam, çalıştığı kafeden çıkarken eski bir tanıdığıyla karşılaştı. Oral sohbet koyulaştıkça, tanıdığı “daha hızlı para kazanmak” adına bazı işler yaptığını ima etti. Elif, o gece eve döndüğünde zihni karmakarışıktı. Ailesine para göndermek, borçları kapatmak ve en önemlisi nefes almak istiyordu.
Günler geçtikçe çaresizlik büyüdü. Aylar süren içsel bir savaş sonunda, Elif istemediği bir hayatın kapısını aralamak zorunda kaldı. Geceleri suskun, gündüzleri yorgundu. Kendi gözlerinin içine bakamadan aynanın karşısından geçer olmuştu.
Bir sabah Pendik escort Sahil’de yürürken belediyenin kütüphane afişine gözü takıldı:
“Genç Kadınlar İçin Anlatı Atölyesi – Hikâyeni Yaz.”
İçinden bir ses kıpırdadı. O gece eski defterini açtı, sayfaya yazdı:
“Ben Elif. Yaşamak için sustum, ama artık anlatmak istiyorum.”
Atölyeye gitmeye karar verdi. Başta sadece dinledi. Sonra yazmaya başladı. Yazdıkça içi hafifledi. Diğer kadınların hikâyeleriyle kendi yaşadıkları arasında aynalar vardı. Utanç, sessizlik, çaresizlik… Ama yazarken, Elif ilk kez yalnız olmadığını anladı.
Bir yanıt yazın